İzmir’de Yükselen Genç Girişimciler Üzerine Keyifli Bir Sohbet

 

Türkiye’nin en geç girişimcisi. Şimdi ise Türkiye’nin en başarılı internet ve yenilebilir enerji girişimcilerinden birisi Mustafa Öztürk ile Haber müdürümüz Umut Uçar keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi. Öztürk  internet ve yenilebilir enerji  ile ilgili bilinmeyenleri gazetemizle paylaştı.

U.U : Öncelikle sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

M.Ö : Ben 26 yaşında İzmirli eczacı babanın ve ev hanımı annenin tek oğluyum. Bütün eğitim öğrenimi bu sebeple İzmir’de tamamladım ve burada yetiştim.  Ülkemizdeki birçok genç girişimci gibi bende üniversite yıllarımı hem çalışıp hem de okuyarak geçirdim. Dokuz eylül üniversitesinde eğitimimi tamamladıktan sonra kurumsal bir şirkette makine ressamı olarak çalışmaya başladım.İşimin birinci senesinin sonunda Kalite kontrol sorumlusu olarak terfi ettim ve askerlik sebebiyle ayrılıncaya kadar 4 sene boyunca bu pozisyonda çalıştım. Askerliğimi tamamlayıp döndükten sonra edindiğim tecrübeler sonucunda hayatta daha fazla bazı şeyleri ertelemem gerektiğini fark ettim. Birçok genç gibi benimde girişimci olma hayallerim vardı.  2017 senesinde bununla ilgili ilk adımı atmaya karar verdim.

 

U.U :  Eğitim yıllarınızı nasıl geçirdiniz, kendinizi geliştirmek için neler yaptınız?

M.Ö :  Üretmeyi ve çalışmayı seven bir yapıda olduğum için lise yıllarımda birçok işte çalıştım. Çalıştığım işlerde mesleksel olarak bir şeyler kazanamamış olsam da deneyimleyerek birçok hayat tecrübesi edindim. Öğrencilik yıllarımda girişimcilik maceram olmadı çünkü hayatım boyunca “kendi işini kurma”  mantalitesiyle büyütülmedim, çünkü çevremde çok zor hatta imkânsıza yakın olduğu düşünüldüğü için yapılabilecek gözüyle bakmamaktaydı. Kendime bu düşüncelere yönelik bir hayat kuracakta değildim. Zor olanı hatta imkânsızı başarmanın bir yolu olduğunu ve bu yolun eğitimden geçtiğinin farkındaydım. Ama bu bahsettiğim eğitim okullarda öğretilenin dışında farklıydı bunu ancak kendim yapabilirdim. Her başarılı insanın da dediği gibi kitaplar benimde geleceğimi aydınlattı ve bana yol gösterdi. Benim büyüdüğüm dönemde çağımızın teknoloji ihtiyaçları ve birçok şey değişmekteydi. Kendimi yetiştirirken bunları göz önünde bulundurdum. Pazarlama 4.0’a uyum sağlayabilmek için birçok bilgisayar programı öğrendim. Makine ressamlığı okuduğum dönemde makinalara artan ilgim beni daha farklı noktaları düşünmeye sevk etti. Her makinanın ortak bir ihtiyacı vardı: Enerji. Ama gözlemlerim enerji üretiminde ülkemizde birçok eksiklik yaşandığı yönündeydi. Bende yenilebilir enerjinin üzerine birçok araştırma inceleyerek bu konu üzerine bir iş kurmaya karar verdim.

Fakat üniversiteyi okurken maddi imkânlardan dolayı çalışmak zorundaydım ve merkezi havalandırma üzerine bir şirkette çalışıyordum. Oradaki makinalarla çalışmam bütün işleyişi bana çekirdekten öğretti. Güneş enerjisi sektörüne girdiğimde tecrübelerim ve araştırmalarım yoluma ışık tutmaktaydı.

Afyon, Denizli, Ankara, İzmir gibi birçok yerde Güneş Enerji Santrali projelerini hayata geçirdim. Ülkemizin dışa bağımlılığın % 3 oranında azalmasında katkı sağladık. Aynı zaman da 2018 yılında Ülkemizi Türkiye – Gana yatırım ve Ticaret formunda yaptığımız projeler ile temsil ettim. Ülkeme faydalı genç bir birey olarak orda bulunmak benim için gurur verici bir olaydı. Asıl beni mutlu eden durum genç fikirlere örnek olmak belki de yeni fikirlerin önünü açma ihtimaliydi.

 

U.U :  Başarısız olmadan kimse başarılı olamıyor. Siz bu söz hakkında ne düşünüyorsunuz?

 

M.Ö : Bir başarıdan bir satır, bir başarısızlıktan bir kitap öğrenebiliriz. Hepimizin hayatında kaybettiğimiz anlar veya başarısızlıklar vardır. Kaybetmek hayatın bir doğal bir parçası ama “param yok” demekle “fakirim” demek arasında büyük farklar vardır. Kaybedince bundan ders çıkarmayı ve yeniden ayağa kalkıp, devam etmeyi bilmemiz gerekiyor. Kaybedenler de kazananlar gibi ortak özelliklere sahiptir. Bazıları kaybederken başkalarına zarar verir, bazıları ise sadece kendine. Bazıları büyük kaybeder, bazıları her gün ufak kaybeder. “Başarı hep şanstır. İnanmıyorsanız başarısızlara sorun” demiş Bernard Shaw. Başarısızlık yaşadığında bahanelerin arkasına sığınmak yerine cesur olup yeniden ayağa kalkmak gerekmekte her ne kadar zor olsa da. Çünkü başarısızlıklar olmadan başarılar olmuyor. Gece ve gündüz gibi… Ortak dinamikler olduğunu düşünüyorum – özellikle bir başarısızlıkta bundan ders çıkartmayıp aynı kafa yapısıyla yeni bir işe atılma durumunda da ortak bir dinamik var.

 

U.U :  Türkiye’de başarılı olmak için neler tavsiye edersiniz?

M.Ö : Genç kardeşlerime tavsiyem, ne olursa olsun kararlılık ile hayallerinizin peşinden gitmeleridir. Ben hayallerimi gerçekleştirmeye çalışırken yalnızdım ve kimse gerçekleştirebileceğimi düşünmüyordu. Kimseye kulak asmayın ve inandıklarınız için yaşayın. Başarısızda olabilirsiniz ama buda sizin deneyimleyerek edindiğiniz tecrübeniz olacaktır; bir daha başarısız olmamak için.

Başkalarının olumsuz sözleriyle sizi aşağıya çekmelerine izin vermeyin. Kendi deneyimlerinizi edinin; gerekirse bunun bedelini siz ödeyin ama yolunuza devam edin. Yapmak istediğiniz girişimin her detayını araştırın, öğrenin ve en önemlisi de sevdiğiniz işi iyi insanlarla yapınca başarı kendiliğinden geliyor. O da maddi olarak tatmin edici bir sonucu da beraberinde getiriyor. Ayrıca dünyanın neresinde olursanız, büyük düşünüp ufak adımlar atın. En önemli nokta bana göre bu; bir adım atabilmek. Aynı zaman da her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır sözünün de doğru olduğunu söyleyebilirim.

U.U : Sosyal sorumluk projeleri içinde bulundunuz mu?

M.Ö :Benim dönüm noktam Karabağlar ilçesinde öğrencisi olduğum Mustafa Baykaş İ.Ö.O ve Bıçakçı Köyü Bedriye Baykaş ilköğretim okulunu eşlerin birbiri için yaptırmış olduğunu öğrenmem oldu. Bana göre aslında herkes kendi çevresine yardım eli uzatmalı bu hepimizin sorumluluğu. Bende bunun için kendim ‘’1 kitap 1 Hayat’’ adında bir sosyal sorumluluk projesi başlattım. İzmir Ödemiş ilçesindeki Bıçakçı Köyü ve Pirinççi Köyü ilkokullarına kitap ve okul araç gereçleri gönderimi sağladım. Bu sosyal sorumluluk projesine Türkiye’nin birçok yerinden duyarlı vatandaşlar ve ünlü kişilerde destek sağladı.

U.U : Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

M.Ö : Bu güzel ve keyifli söyleşi için şahsım adına size ve haber ailenize çok teşekkür ederim. Umarım bu 2021 hepimiz için salgından gerçek manada kurtulabildiğimiz bir yıl olur.